• Birinci navigasyona geç
  • Skip to main content
  • Birinci sidebar'a geç
bodytr

Fitness, diyet, sağlıklı yaşam, sağlık, spor ve vücut geliştirme siteniz - BODYTR

Zinde Türkiye dergisi; body building, vücut geliştirme, sağlıklı yaşam, fitness, egzersiz, spor ve antrenman bilgi kaynağıdır. Onlarca yazar, yüzlerce makaleyle alanında

  • Ana Sayfa
  • Vücut Geliştirme
  • Sağlıklı Beslenme
  • Zayıflama
  • Kadınlara Özel
  • Sağlık
  • Fitness
  • Hakkımızda
Ana Sayfa » Uncategorized » Hem ajandanı al, hem Yırca’ya zeytin diktir!

Hem ajandanı al, hem Yırca’ya zeytin diktir!

Aralık 15, 2014 by İlşad ÖZKAN Yorum yapın

 

Yırca’da katledilen asırlık zeytin ağaçları bir grup gönüllüyü harekete geçirdi ve toplumun ortak kaybı olarak gördükleri bu kıyımın yaralarını sarmak için kolları sıvadılar. Kendilerine Zeytin Ajandası Kolektifi adını veren grubun amacı, satışa sundukları ajandaların geliriyle Yırca’yı ağaçlandırmak. Tanınmış isimlerin de destek verdiği bu etkinlikte şimdiden çok sayıda ajanda satılmış durumda ama açılan yarayı onarmak için daha fazla destek gerekiyor. Biz de size ZAK’ı daha iyi tanıtmak için, kolektifin üyelerinden Ayşe Karabacak’la detaylı bir söyleşi gerçekleştirdik.

Kendi ifadelerinizle Zeytin Ajandası Kolektifi’ni okurlarımıza bir de siz tanıtır mısınız.

zeytin-ajandasi

Zeytin Ajandası bir grup gönüllünün emeği ile çok kısa bir sürede üretilmiş, halen matbaada baskısı süren bir defter; yani 2015 ajandası.

Özelliği tamamen zeytine adanmış bilgi, görsel, hikaye ve sözlük gibi içerikler barındırması. 19 Aralık’ta piyasada olacak. Haftalık ajanda formatında hazırlandı, 144 sayfa, sert kapak ve 1. hamur olarak basılıyor.

Böyle bir fikir ilk olarak nasıl ortaya çıktı?

Şahsen gıda konusunda hassasiyetim var. Uzun yıllardır iyi beslenmeye kafa yoruyorum. Bireysel olarak elimden geldiğince yerel üretimi ve ekolojik tarımı endüstriyel üretime ve gıdaya karşı destekliyorum. Kendi çevremde böyle bir bilinç yaratmak için uğraşıyorum. Yırca’da olaylar başladığında ablam (Deniz) geçirdiği bir kazadan dolayı nekahet dönemini bende geçiriyordu. Bu akıl almaz olayın üzüntüsüyle ortak hassasiyetlerimiz bizi, “bir şey yapmalıyız” düşüncesiyle doldurdu.

Deniz’in uzman olduğu işlerden bir tanesi de yayıncılıktır, eski ortağı olduğu şirket Overteam ile daha önce Rakı Ansiklopedisi, İstanbul Restoranları Rehberi, Bira Ajandası, Rakı Ajandası gibi değişik projeler yapmıştı.

Bundan da güç alarak Deniz’e “zeytine adanmış bir ajanda yapalım” dedim. Çok kısa bir zaman olduğunu, masraflı olacağını, sponsor bulmanın zorluklarını ve tabii çok ciddi kaynak taraması gerektiğini söyledi önce. Sonra hepsini aşabileceğimize ikna olduk ve Kasım sonuna doğru hummalı bir çalışmaya giriştik. Deniz yattığı yerden çevremizdeki yazar, çizer, editör arkadaşlarımızı örgütledi. Ben de zeytinle ilgili ne varsa ansiklopediden, üniversite tezlerine kadar her şeyi taramaya giriştim. Bir zeytin kütüphanesi oluşturduk evde, zeytinle ilgili onlarca kitap aldık. En düşük asiditeye sahip, değişik zeytinyağları denedik. Bir süre sonra içimiz dışımız zeytin olmuştu, sabah kahvaltıyı zeytin ve zeytinyağı ile açıp, akşama kadar zeytin üzerine okuyup, yazıp geceyi sabaha zeytinle bağladık çoğu günümüzde.

Ekip nasıl bir araya geldi, firmaların desteğini nasıl aldınız ve sizi geri çeviren firmalar da oldu mu?

Yayınevi olarak Overteam Yayınları’ndan yardım istedik, herhangi bir para almadan böyle bir projeye destek olmaktan mutluluk duyacaklarını ilettiler. Ağaçkakan Yayınları, bir Overteam markası ve ajandamız oradan çıkıyor.

yirca-zeytin-katliami

Matbaa bulmak en büyük dertti, çünkü 5000 adet baskı ciddi bir maliyet. Deniz 4-5 ayrı yerle günler boyu görüştü, maalesef hiç birinden %100 destek sağlayamadı. MAS Matbaa sağ olsun, ücretsiz yapmasa da indirim vererek destek oldu. Şu anda orda basılıyor.

Marjinal Porter Novelli ücretsiz olarak PR ve tanıtımı üstlendi. İdefix, Deniz’in yıllar önce uzun bir süre çalışıp, yönettiği eski firması. Oranın genel müdürü Bora Ekmekçi, telefonda dinlediği projeye hemen ön sipariş ve tanıtım desteği vereceğini iletti. Şu anda idefix’te ön siparişteyiz.

Defne Koryürek, projeyi öğrendiği andan itibaren yanımızdaydı. Hem Fikir Sahibi Damaklar’ı, hem de Slow Food’u aktive etti, sosyal medya ve konvansiyonel bağlantı anlamında çok yardımcı oldu.

Yırca Köyü Muhtarı Mustafa Bey her zaman yanımızdaydı, bize ajanda için sunuş metni yazarak, bizi çok mutlu etti. (Bu sunuş metnini söyleşinin sonunda görebilirsiniz.)

Punto Dağıtım, ajandamızı 19 Aralık’ta tüm Türkiye’ye dağıtacak. Zeytin Dostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı ile proje başından beri dirsek temasındaydık, teknik konuları, rakamsal verileri hep kendisi ile teyitleştik. Abidin Tatlı da kendisini bu zeytincilik meselesine adamış bir insan. Manevi desteğini unutmayacağız.

Sanspa Healthy Life Club, Kadıköy’de bir fitness salonu, sahibi Dr. Kaan Avcı da projemizin doğal sponsoru. Şimdi kendi üyelik paketleri ile bizim ajandayı hediye ederek satışımıza ve tanınırlığımıza destek olacak. Ajanda çıktığı anda topluca alım yapacak ve onu kendi markasının hediyesi olarak üyelerine dağıtacak. Bu tür kurumsal toplu alımların artmasını temenni ediyoruz.

Destek vermeyen firmalar olmaz mı, yukarıda saydıklarımız dışında kimse destek vermedi. Sticker bastırmak için 4-5 firma ile bağlantıya geçtik, bırakın desteği, indirim veren dahi olmadı. D&R’dan tanıtım desteği istedik, açıkçası cevap vermediler. Böyle hiç cevap vermeyen, ciddiye almayan çok firma oldu.

Yırca'da yetişmiş, meyvesi üstünde binlerce ağacın kesilmesi ulusal ölçekte tepki çekmişti.
Yırca’da yetişmiş, meyvesi üstünde binlerce ağacın kesilmesi ulusal ölçekte tepki çekmişti.

Eskiden aynı bölgede, Helenistik dönemde zeytin ağacı kesmenin ölümle cezalandırılmasına dikkat çekmişsiniz, sizce günümüzde bu ülkede çevre suçlarına karşı koruyucu yasa ve ceza tedbirleri ne noktada? Örneğin vatandaş bahçesindeki cevizi izinsiz kesse suçlu olabiliyor da, nasıl binlerce yetişkin zeytin ağacı böyle bir gecede katledilebiliyor, hukuki durumla da ilgili çalışmalarınız olacak mı?

Hukuki konuda derin bir malumata sahip değiliz. Biz de Yırca’nın mücadelesinde baştan beri yanlarında olan Greenpeace avukatları ile görüşerek durumu anlayabiliyoruz. Yırca’da yapılan katliam zaten illegal, bazıları 80-100 senelik ağaçlar bir çırpıda katledildi. Sonradan Kolin grubuna yüzbinlerce liralık ceza kesilmesinin hiçbir ehemmiyeti yok, giden gitti. Yerine koymak en az 10 sene, hatta bir ömür boyu! Şu anda önümüzde başka ciddi bir tehlike mevcut: Türkiye’deki tüm zeytinlikleri tehdit eden bir yasa tasarısı: Tasarıda 25 dönümden küçük zeytinlikler, sıradan arazi olarak görülüyor. Ancak kilit nokta şu ki, Türkiye’deki zeytinlik alanların ortalama büyüklüğü 10 dönüm. Eğer tasarı yasalaşırsa, zeytinliklerin yerine konut, AVM ya da termik santral yapılmasının önü açılmış olacak. Şu anda ne yapıp edip bu tasarının karşısında durmak hayati önem taşıyor.

Muhalif, lobici hatta belki çapulcu damgası yemekten, etiketlenmekten korkmuyor mu Zeytin dostları, bu gibi riskleri gerçekçi buluyor mu?

Taraf olmayan bertaraf olur. Bizim tarafımız bellidir. Doğanın, ağacın, köylünün, ötekinin, sömürülenin, aşağılananın yanındayız. Ülkede doğrudan karalama siyaseti ve itibarsızlaştırma politikaları yürütüldüğü açık, bunların insana ve ailesine zarar verme potansiyeli de var tabii ki. Hiçbir şey olmasa iş bulamıyorsunuz mesela. Ama mücadele etmeden birey olma çabamız alkışlanamaz.

Katledilen 6000 ağaç için kaç ağaç dikme hedefindesiniz?

Yırca Köyü, şu anda dernek kurma aşamasında, biz bu ajandayı bitirip satış gelirini toplayana kadar derneğin aktifleşeceğini düşünüyoruz. Biz de toplanan parayı, ajanda yazarları olarak bu derneğe aktaracağız.

Şu ana kadar oraya dikilmiş 3 binden fazla fidan var zaten, biz de fidan dikilmesini isteriz. Ancak bu fidanlar oradaki köylünün ve ailesinin karnını doyurmayacak. Bildiğiniz gibi zeytin ağacı minimum 10 yıl sonra meyve veren bir ağaç. Bu 10 yıl boyunca Yırcalılara ne olacağını hiç kimse düşünmüyor.

O nedenle bizim bağışladığımız para Dernek nasıl uygun görürse öyle kullanılacaktır. İster fidan olarak, ister anlık olarak oradaki çoluk çocuğun rızkı olarak. Biz bu düşünce ile rahatız, en azından gerçek anlamda bir soruna çare olacağız diye umuyoruz.

Yırcalılarla da diyaloğunuz oldu mu, onlar bu girişimi nasıl karşılıyor?

Olmaz mı? Ben Kasım’ın son haftası Yırca’daydım. Oradaki eylemcilerle, muhtarla, ağaçları kesilen zeytincilerle konuştum. Gidip görünce hayat daha da zor, unutmak zor, bu kadar somut ve keskin dertlerle baş etmek ayrı zor.

Yırca’ya gitmeden önce yaptığımız ilk telefon konuşmalarında haklı olarak şüpheci yaklaştılar. Çünkü onların isimlerini ve davalarını kullanarak sahtekarlık yapan çok kişi olmuş. Biz hemen avukatlarıyla iletişime geçip kendimizi tanıttık, niyetimizi, projemizi anlattık. Ve önerilerine, yönlendirmelerine açtık. Sonrasında da hem bizim hem onların içleri rahat etsin diye ben Yırca’ya gittim. Birbirimizi tanıdıktan sonra tam destek verdiler.

Bazı global kâğıt üreticilerinin de ekolojik sürdürülebilirliği hiçe sayarak çalıştığı söylentileri var. Ajandanın baskısında nasıl bir kâğıt kullanmayı tercih ettiniz? Sizin de “ağaç dikmek” için basacağınız ajandaya benzer bir eleştiri getirilebileceğini dikkate alarak kâğıt seçiminde bile hassas davrandığınızı düşünüyorum?

Evet bu sorun benim de Deniz’in de bir kaç uykusuz gecesine mal oldu. Özellikle recycle kağıt kullanmak için çok kastık, ancak inanır mısınız normal kağıda göre recycle kağıt 5000 ajanda için +5000 TL fark demek. Ajanda başına 1 TL fazladan maliyet. Baskı masraflarını Deniz cebinden peşin ödediği için, o kadar paramız da olmadığı için üzüle üzüle normal enzo kağıt üzerinden anlaştık. Reclyle kağıt kullanamadığımız için üzgünüz.

Bu kolektif “tek atımlık” mı olacak yoksa bu projenin başarılı olması hâlinde sizi başka çevre sorunlarına karşı da farkındalık ve onarım yaratacak faaliyetlerde görebilecek miyiz?

Tek atımlık olmayacak, en azından olmaması için çalışacağız. Zeytin Ajandası tamamen duygusal ve tepkisel bir sürecin sonucu olsa da çevremizde topladığımız insanlar, gördüklerimiz ve yaşadıklarımız bizi bu konuda daha aktif ve eylemci hale getirdi. Galiba önemli olan o ilk adımı atmaktı. Gelen destek ve olumlu eleştiriler bizi, bundan sonra da çevre sorunlarına ve diğer sosyal sorumluluk konularında faaliyet yapmaya teşvik ediyor.

Zeytin Ajandası Kolektifi resmî Facebook sayfası: https://www.facebook.com/zeytinajandasi
Ajandayı satın almak için: http://www.idefix.com/kitap/zeytin-ajandasi-2015-kolektif/tanim.asp?sid=A6O1HDTR7A8A2OO0JIAZ

zeytin-ajandasi-kolektifi

İlşad ÖZKAN

2009 yılında bodytr.com sitesini kuran İlşad Özkan, Türkiye’nin en çok okunan fitness, sağlık ve vücut geliştirme yazarları arasındadır.

Başkent Üniversitesi’nden fizyoterapi diploması, İstanbul Üniversitesi’nden sağlık yönetimi alanında lisans diploması sahibi olan İlşad Özkan aynı zamanda Vanderbilt Üniversitesi, Melbourne Üniversitesi ve Boulder Üniversitesi gibi kurumların beslenme, egzersiz, fizyoloji, hemşirelik gibi alanlarda da muhtelif sertifikalarına sahiptir.

Kendisi “Sen Bir Harikasın – Sağlıklı Yaşam ve İdeal Vücut İçin Bilimsel Fitness” isimli kitabın da yazarıdır.

Kategori:Uncategorized

Okuyucu Etkileşimi

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Birincil kenar çubuğu

  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • YouTube
  • LinkedIn

© 2022 bodytr.com · Gizlilik Politikası · Kullanım Koşulları · İletişim · Hakkımızda